Haberler

Başkan Okka; Sürdürülebilir Bir Büyüme İçin ihracata Yönelik Üretime Ağırlık Verilmeli

TÜİK verilerine göre Türkiye ekonomisi, 2020 yılında yüzde 1.8 oranında büyüme kaydetti. İlk çeyrekte yüzde 4,5 büyüyen Türkiye, ikinci çeyrekte -10,3 oranında küçülmesine rağmen, yılın ikinci yarısında hızlı bir toparlanma sürecine giren ekonomimiz üçüncü çeyrekte ise yüzde 6,3 büyüme kaydetti, dördüncü yani son çeyrekte ise büyüme yüzde 5.9 oldu.

2020 yılı son çeyrek büyüme rakamlarını değerlendiren MÜSİAD Konya Şube Başkanı Ömer Faruk Okka, “Türkiye ekonomisinin, koronavirüs salgınının etkilerine rağmen dördüncü çeyrekte yüzde 5.9 oranında büyümesi 2021 yılı için umutlarımızı artırdı. Türkiye, yılın son çeyreğinde G-20’de Çin’den sonra ikinci sırada yer almıştır” dedi. Başkan Okka, yaptığı yazılı açıklama da şu görüşlere yer verdi;

Türkiye ekonomisi, salgının etkilerini hızla bir şekilde atlatarak sergilemiş olduğu büyüme ile G-20’de Çin’den sonra ikinci sırada yer almıştır” dedi. Başkan Okka, yaptığı yazılı açıklama da şu görüşlere yer verdi;

“Türkiye 2020’de büyüme açısından birçok ülkeden daha iyi bir performans göstermiştir. Böylesi zorlu bir dönemde Türkiye ekonomisinin pozitif büyüme trendini sürdürerek yıl genelinde yüzde 1,8 oranında büyümesi, takdire şayan bir performanstır. G20 ülkeleri içerisinde 2020 genelinde Çin’le birlikte pozitif büyümeyi başaran tek ülke olmuş ve bu zorlu süreci en az hafif hasarla atlatan ülkelerin başında yer almıştır.

Elbette söz konusu büyüme performansımızın sürdürülebilir bir niteliğe kavuşabilmesi için, önümüzde uzun ve zorlu bir yol bulunmaktadır. Bu süreçte Covid-19'la mücadeleyi oldukça dikkatli bir biçimde sürdürerek, ekonomik aktivitedeki canlılığı muhafaza etmeliyiz. MÜSİAD olarak önümüzdeki dönemde, bugüne kadar üretim-ticaret-yatırım üçgeninde göstermiş olduğumuz çabayı daha da artıracağız.

Bu bağlamda yılın son çeyreğinde hanehalkı tüketiminde gözlenen %8,2’lik artışı ve yatırımların %10,3 oranında genişlemesini de memnuniyetle karşılıyoruz. Bununla birlikte 2021 yılında net dış talebin büyümeye daha fazla katkı verebilmesi için, ihracata yönelik üretime mutlaka ağırlık verilmelidir.

 Her fırsatta dile getirdiğimiz gibi büyük bir üretim üssü olmaya aday olan Türkiye'nin muadili olan ülkelerle kıyaslandığında en büyük avantajı, mevcut imalat potansiyeli ve esnek üretim kapasitesidir. Bu potansiyeliyle ülkemizin; 2021 yılı ve sonrasını kapsayan dönemde, birbiriyle uyumlu para ve maliye politikalarının da itici gücüyle, pozitif büyüme performansını artırarak sürdüreceğine inanıyoruz. Her koşulda büyük sorumluluk alarak ülkemizin büyümesinde kilit rol oynayan sanayicilerimizi ve işadamlarımızı kutluyorum” dedi.

 

ÖncekiMÜSİAD 2021 Şubat Ayı Sameks Verileri Açıklandı
SonrakiBaşkan Okka’dan Ekonomik Reform Paketi Açıklaması