Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Konya Şube Başkanı Ömer Faruk Okka, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, Mevlana’nın vefat yıldönümünde düzenlediği, kadın ve erkek semazenlerin birlikte sema gösterisi yaptığı sözde Şeb-i Arus töreninde Kur'an-ı Kerim tilavetini Türkçe olarak gerçekleştirilmesine sert tepki gösterdi. Başkan Okka, Yüce Kitabımıza ve Hz. Mevlana’ya yapılan bu büyük saygısızlığı asla kabul etmiyor ve bu girişimi şiddetle kınıyorum” dedi.
MÜSİAD Konya Şube Başkanı Ömer Faruk Okka, İBB’nin Evrensel Mevlana Âşıkları Vakfı ile birlikte Hz. Mevlana’nın vefatının 747'inci vuslat töreni adı altında düzenlenen etkinlikte, Mevlevi geleneğinde yeri olmayan kadın - erkek bir arada sema gösterisi yapılmasına ve Kuran’ı Kerim Aşr-ı şerifin Türkçe okunmasının sert tepki gösterdi. Sözde Şeb-i Arus töreni adı altında gerçekleştirilen programın kesinlikle kabul edilemeceğini belirten Başkan Okka, açıklamasında şu görüşlere yer verdi;
“Her şeyden önce, Yüce Kitabımıza büyük saygısızlık yapılmıştır. Kur’an-ı Kerim’in nasıl okunacağı bellidir ve kıraati, aslına uygun olarak yapılmalıdır. Bu, yüzlerce yıldır böyle iken, birilerinin ısrarla buraya müdahale etmesi, Kur’an’a ve İslam’a büyük saygısızlıktır. Avrupa’nın birçok yerinde İslam’a ve Hazreti Peygambere yönelik saldırıların gündemde olduğu ve ülkece bu alçaklıklara tepki verdiğimiz bu günlerde, ülkemizde bir belediyenin kutsal kitabımıza böyle alçakça bir yaklaşımla saldırmasını şiddetle kınıyorum.
Kur’an-ı Kerim’in ve teşrik tekbirlerinin kıraatinin Türkçe yapılması, toplumsal hafızamızda kötü anıları canlandırmıştır. Besmele çekmeyi, Allahuekber demeyi, "Lâ ilâhe illâllah" zikrini dillerine almaktan imtina edenler, toplumun değerlerine saldırmaktan vazgeçmelidirler. Bu yapılar, geçmişte denemişler ve sebep oldukları nefretin izleri 70 küsur yıldır silinmemişken, bugün Hazreti Mevlana’yı da alet ederek böyle bir işe kalkışmaları oldukça manidardır. Ülkemiz, eski Türkiye zihniyetinin hayal ettiği o karanlık günlere asla dönmeyecektir.
Diğer yandan, Hazreti Mevlana’nın yolu, insana İslam ile ayna tutmaktır. Mevlana’nın vuslatı da hayatı gibi dersler içermektedir. Mevlana, ayrı gayrı olmaksızın, fark gözetmeksizin, “Biz bu dünyada güneş gibiyiz. Herkese can vermeye, tüm insanlık âlemine yararlı, faydalı olmaya gelmişiz” diyerek, dünyanın dört bir yanından, dini, dili, ırkı fark etmeksizin milyonların gönlüne girmiştir. İnsanlar hâlâ akın akın Mevlana’nın çağrısına koşmaktadır.
Mevlevilikte Sema, sembolik olarak, kâinatın oluşumunu, insanın âlemde dirilişini, Yüce Yaratıcı’ya olan aşk ile harekete geçişini ve kulluğunu idrak edip ‘İnsan- ı Kâmil’e doğru yönelişini ifade etmektedir.
‘Ölüm günüm, düğün günümdür’ diyen büyük mutasavvıf, mütefekkir ve İslam âlimi Mevlana Celaleddin Rumi’yi, onun vefat yıldönümünde kadın-erkek sema gösterisi ve Kur’an-ı Kerim’in Türkçe okutulmasıyla anmaya çalışmak, bunu yapanların İslam’ı anlamadıkları gibi, Mevlana’yı ve Mevleviliği de anlamadıklarını göstermektedir” dedi.