Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Konya Şube Başkanı Ömer Faruk Okka, Ankara Barosu tarafından hedef gösterilen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın Ramazan ayının ilk Cuma hutbesinde kendi fikirlerini değil, dinimizin emir ve yasaklarını dile getirdiği vurgulandı. Başkan Okka yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi;
“Geçtiğimiz Cuma günü Hacı Bayram Veli Camii’nde temsili Cuma namazı kıldıran Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş, hutbenin bir bölümünde İslam’da korunması esas olan beş temel meseleyi hatırlatmıştır. İslam’da korunması zaruri olan 5 temel hakkı zikretmiş ve insanların ırkı, dini, mezhebi, meşrebi ne olursa olsun canını, aklını, dinini, malını ve neslini koruma hakkı bulunduğunun altını çizmiştir. İnsanın bu beş hakkını korumak farz, bunlara zarar veren her şey de haram kılınmıştır.
Hutbenin devamında ise, “Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, Eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti. Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir, bunun hikmeti. Yılda yüzbinlerce insan gayri meşru ve nikâhsız hayatın İslamî literatürdeki ismi zina olan bu büyük haramın sebep olduğu HİV virüsüne maruz kalmaktadır. Geliniz bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim” cümleleri üzerine bazı kesimlerin kabul edilemez ifadelerle Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş, hedef haline getirilmek istenmiştir. Erbaş’ın nefret söyleminde bulunduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunulmuş, görevden alınması çağrısı yapılmıştır. Ayrıca, İslam’ı ve hükümlerini çağ dışı olarak nitelendirmiş, sahip olduğumuz değerlere saygısızca ağır ithamlarda bulunmuşlardır.
Her şeyden önce Sayın Erbaş, kendi ifadelerini değil, yüce kitabımız Kur-an-ı Kerim’de yer alan emir ve yasakları, İlahî Kelam’ı dile getirmiştir. Ankara Barosu, bu sözler nezdinde İslam'ı ve İslam’ın hükümlerini çağ dışı olarak nitelendirmiş, sahip olduğumuz değerlere saygısızca ve sorumsuzca ithamlarda bulunmuştur. Ankara Barosu yönetiminin bu saldırısı akla ziyandır.
Hiçbir Müslüman'ın toplumsal ifsada yol açan, nesli çürüten, zinayı, eşcinselliği, nikâhsız yaşamı ve fuhuşu desteklemesinin mümkün olmadığını ifade etmek istiyorum”